Bülent Kılıçoğlu

Bülent Kılıçoğlu

Şaka gibi maç izledik…

A+A-

Maçın hikâyesi çok kabarık... İki takımın maç öncesi istatistikleri dağlar kadar farklı. Futbolun her bireyi banko Mağusa der geçerdi. Ben bu maça gitmek ile gitmemek arasında kalmıştım. Ne yazacağımı bulamazdım diye düşündüm. Ancak hiç de öyle olmadı. Üç denklemli veya üç farklı pencereden gördüğümüz bir maç oldu. Mağusa atı aldı Üsküdar’ı geçti. Şampiyonluğa gün saymaya başladılar. Binatlı ise haftalar önce kümeye veda etmişti. Ancak maç hiç de böyle başlamadı. Binatlı ilk devrenin sonunda tabelaya üç gol yazdırdı. Gencecik çocukların yaptığı işi ayakta alkışlamak gerekir. Sekiz oyuncusu alt yapıdan öz kaynağından geldi. Yaşlar 18 - 20 yaş aralığında... Ayağa pas yaparak rakibini hiç beklemediği şekilde şaşırttılar. Mustafa Süzgen, Nevzat Çayan, Arda Ünalan ve diğerleri hepsi de çok iyi oynadı.

Bu yazdıklarım ilk kırk beş dakika için... İkinci yarı, ilk yarıya yakın oynasalar da gelen ilk gol ve sonrasında toparlayamadılar. Mağusa, ilk devrede rakibini seyretti. Evlere şenlik rakibinin peşinde koştu. Pas trafiğini izledi. İkinci yarı herkesin aklında Binatlı yine kaybeder korkusu vardı. Öyle de oldu. Geçen haftalarda 3-0’dan kaybettiler. Bu hafta yine aynisi oldu. Mağusa Türk Gücü futbolcuları odaya girerken Ali Oraloğlu üç gol yediğimiz gibi dört atar kazanırız dediğini koridorda duymuştum. Dört değil beş attılar. İkinci devrenin ilk dakikalarında gelen penaltı golü ile işler terse döndü. Binatlı gençlerinin tecrübesiz oluşu, kırılgan yapısı ile telaşlı oyun sonrası kontrol elden kaçtı. Üç-dört pas yapan takım gitti. Mağusa’nın tecrübeli iyi ayakları bu fırsatı iyi değerlendirdiler. Giden maçı bir anda kolaya çevirmesini bildiler. Üç farktan geri dönen maç her zaman olmuyor. Belli ki, Mağusa bu maça hazırlanmadan idman yapmaya gelmiş “kazanırım” alternatifini cebine koymuştu. Uykudan uyanmaları uzun dakikalar aldı. Kazandıktan sonra da her şey unutulur gider. Hele de en yakın rakibi olan Yeşilova’nın puan kaybetmesi ile stersli maç ballı börek oldu.

Gelelim üçüncü pencereden bakmaya... Maçın hakemi İsmail Ercan ilk devre hiç görünmeden iyi maç çıkarttı. İki takım da oyunun içinde kalmaları da yardımcı oldu. İkinci yarı performansı çok düştü. Yanlışları çok oldu. Verdiği penaltı yanlıştı. Çaldığı tereddütlü düdüğü de kendisinin de net olmadığını ortaya koydu. Bazen bir yanlış tabelanın her şeyini bertaraf ediyor. Penaltıyı geçtim, sonrasında kontrol kayboldu. Saha içi konuşmalar çoğaldı. Mağusa’nın attığı dördüncü gol sonrası yardımcı antrenör saha içinde… Çok net Necmi Bulut’un önünden çıkan taç atışının terse verilmesi tribünü daha da çıldırttı. Gencecik çocuklar kazanmaları zor olsa da, onların da bir hayali mutlaka vardır. Kolay maç diye atandı atanmasına da, hakemin de beklemediği aksiyonlar olunca hakem kayboldu. Oynata oynata olur deyip geçiyorum.

   

Bu yazı toplam 1155 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.