Gün adına gol göremedik. Yazacak notlar alamadım. Bol pozisyonlu bir maç seyredemedim. İki takım, ligin son maçına çıkarmış gibi oynadı. Üstelik de lig için bir iddiaları yokmuş gibi bir görüntü verdiler. Ligin üçüncü haftasında bu görüntüde olmalarını sorgulamaları gerekiyor. Maçın daha ilk başlarından itibaren iki takımın orta sahaları hızlı geçiliyor, top bir TOL tarafına, bir Lefke tarafına geçiyor. Ertaç’ın atacağı ara paslarıyla sonuca gitmeye çalışan bir Ocak. Diğer tarafta ise Abaka ve Yılmaz Şipal ile sonuca gitmeye çalışan Lefke takımı birbirlerini sınıyordu.

Deyim yerinde ise maçı tek kurşunla yapılan, şarjörü boşa çevirip kafasına dayayarak sıkan 2 insanın görüntüsü gibi maça başladılar. Böyle bir görüntü belki de bol pozisyonları bizlere izletebilirdi. Fakat Türk Ocağı takımında Ertaç’ın temposunun çok düşük oluşu, Doku’nun çok ağır bir oyuncu oluşu, yine de Ertaç’ın verdiği kilit paslarıyla TOL takımın en önemli hücum bağlantısı olduğunu söyleyebilirim. TOL adına 2. sarı kart ile oyun dışında kalan Eyüp, takımın kazanmak için riskleri alması gereken taraf olan ve henüz maç kazanamamış olan TOL takımın tüm planlarını çöpe attı. Genç Mahmut Fansa, sahanın en etkili ismi idi. Kırmız kart sonrası Hasan Burgaç mecburen Mahmut’u sağ bek pozisyonuna aldı. Mahmut orda da etkili oldu ve hem defansif olarak hem de hücuma çıkıp katkı koyarak, çok yönlü ve gelecek adına iyi bir oyuncu olacağını belli etti.

Lefke takımı maça gelirken deplasmanda alacakları 1 puanın gün adına yeterli olacağını düşünmüş olmalı ki rakip 10 kişi kaldıktan sonra bile oyunda ciddi bir üstünlük kuramadı ve Türk Ocağı takımı son 2-3 dakika dışında ciddi şekilde tehdit edemedi. Son dakikalarda Kemal Solkanat’ın sert şutunda kaleci Hüseyin topu çelerek direğe çarpan top gol olmayınca, maç başladığı gibi 0-0 bitti.

Maçta iki takım adına tek bir organize atak bile seyretmiyor oluşumuz, iki takımın da bundan sonra oynayacağı maçlar için düşündürücü bir konu. Oyun başlangıçlarında iki kenar stoper açılıp ilk topu alıyor. Fakat 2. top hemen uzun oynanıyor. Sahipsiz topları kazanmaya çalışan orta sahalar atak yapmaya çalışıyor. Bu görüntüden iki takımın hemen kurtulup, oyunu bek adamlarıyla genişletip, orta saha adamlarının defanstan top alarak paslarla çıkmaları gerekiyor ki hücum zenginliği oluşsun. Aksi halde kalan maçları kazanabilmeleri rakiplerinin yapacağı bireysel hatalara kalacaktır.

Hakem değerlendirmesi; Ferhat Tuna maçın başından sonuna kadar biraz tedirgin gözüktü. Verdiği kararlar genel anlamda sonuca etki etmedi. Çift sarıdan verdiği kırmızı doğru bir karardı. Maçın başında TOL penaltı için çok itiraz etti. Fakat pozisyona yakındı ve oyunu oynatma kararı verdi. Yan hakemleri hatasız ve uyumlu bir maç yönetti.

Maçın Adamı; günün en iyi oyuncusu hiç kuşkusuz genç Mahmut Fansa idi. Orta sahada takımı 10 kişi kalana kadar çok iyi paslar verdi, pas arası yapıp takımını atağa kaldırdı. Topla hızlı çıkışlar yapıp kilit paslar vererek 22 adamın en iyisi oldu.

Türk Ocağı Limasol takımı oyunu 3. bölgede kurmalı, topu oraya kadar paslarla getirebilmeli, Ertaç’ı kaleye yakın yerlerde topla buluşturabilmeli ki sonuca gidebilsinler. Lefke ise daha istekli bir görüntü vermesi gerekiyor. Sahalarında gösterdikleri istek ve arzulu oyunu deplasmana çıktıklarında gösterirlerse maçlarda daha etkili olacaklardır.