Fikstür 8. haftayı gösterirken Lefkoşa’da futbolun büyüsüne kapılan taraftarlar tribünleri doldurmuş, rekabetin en derinine inen ve kazananın büyük itibar kazanacağı bu karşılaşmanın sonucunu merakla bekliyordu. Özellikle Küçük Kaymaklı taraftarları maça yoğun ilgi gösterirken, Çetinkaya tribünleri bu kez oldukça sönüktü.
Bu mücadele her iki takım için de sıradan bir lig maçı değildi. Taktiksel hazırlığın, teknik detayların ötesinde; Kıbrıs Türk futbolunun en köklü derbisi yeniden sahne alıyordu.
Çetinkaya teknik direktörü Abbas Osum’un ilk 11 tercihi ve oyun planı, özellikle ilk yarıda kusursuza yakındı. Djabi’yi kenar forvet olarak başlatma kararı, geçiş hücumlarında etkili olmasını sağladı ve rakip savunmayı zorlayan pozisyonların yaratılmasına zemin hazırladı. Sonuçlandırma konusunda eksiklikler yaşansa da, bu tercih oyuncusunun savunma arasında kaybolmasını engelledi.
Rakibi karşılarken savunma kaymaları oldukça başarılıydı. Çetinkaya belki de ligde geçiş oyununu en iyi oynayan takımlardan biri. Rakibin eksilmesiyle birlikte önde baskı yaparak oyunun yönünü değiştirdiler. Bu hamle golü de beraberinde getirdi. Ancak hemen ardından sayısal olarak eksilmeleri ve kalelerinde gördükleri gol, maçı yeniden başa döndürdü.
Yedekten giren oyuncuların katkısı da dikkat çekiciydi. Maçın ilerleyen bölümlerinde rakip 9 kişi kalınca, oyunun kontrolü yeniden Çetinkaya’ya geçti. Pacome Loua’nın bireysel becerisiyle kazandırdığı gol, Djabi’nin kaçırdığı penaltıya rağmen takımına galibiyeti getirdi.
Savunmada ise erken sarı kart görmesine rağmen Yusuf Kondoz, yaptığı yerinde müdahalelerle hem yerden hem havadan geçit vermeyerek takımını ayakta tutan isimdi.
Nazım Aktunç yönetimindeki Küçük Kaymaklı, sahasında oynadığı bu maçta önceki haftalardaki kurgusunun dışına çıkmak zorundaydı. Çünkü karşılarında kendi oyun anlayışlarının adeta bir kopyası vardı. Rakip ikinci bölgede bekleyince, Kaymaklı da benzer bir baskı planıyla sahaya yerleşti ve bu durum ilk yarının oldukça vasat geçmesine neden oldu.
Taktiksel planlarını sahaya yansıtamadıkları bir günde, Quentin Debuto’nun çift sarı kartla oyundan atılması, onları haftalardır en iyi yaptıkları geçiş oyununa mecbur bıraktı. 10 kişi kalmalarına rağmen bu oyunu oldukça iyi oynadılar. Çünkü bu takımın mevcut yapısıyla en verimli olabildiği oyun tarzı hâlâ geçiş futbolu. Bunu önceki haftalarda kazandıkları veya iyi oynadıkları maçlarda fazlasıyla gösterdiler.
Oyuncu performansları mücadele açısından fena değildi; ancak önceki haftalara kıyasla daha az enerji ortaya koydular. Bunun en büyük nedeni topun daha fazla ayaklarında kalmasıydı. Nazım Hoca ve ekibini haftalardır haklı olarak övüyoruz; ancak artık set hücumlarını geliştirme zamanı geldi. Çünkü rakipler topu onlara bırakıp oyunun üstünlüğünü verme stratejisiyle Kaymaklı’yı zor durumda bırakabilir.
Bu takımın gelişmeye çok açık olduğu ortada. Nazım Aktunç, oyuncularına sabırla pas yaparak savunmadan üçüncü bölgeye gidişin yollarını öğretecek bilgi ve tecrübeye sahip bir teknik adam. Onun bu takımın başında olması, yönetim, taraftar ve oyuncular için çok büyük bir şans.
Maçın hakemi; Kerem Eran ve yardımcıları, temposu düşük geçen ilk yarıya rağmen kararlı ve tutarlı yönetimleriyle iyi bir maç çıkardılar. Verdikleri kararların doğru olduğunu düşünüyorum.
Maçın adamı; bireysel yeteneğini konuşturarak takımına galibiyeti getiren Pacome Loua oldu.