Haftalardır galip gelemeyen ve ligin alt sıralarında yer alan 2 takımın mücadelesinde ev sahibi Gençlik Gücü haklı bir galibiyet alarak ateş hattının üzerine çıkan taraf oldu. Sezon öncesi Gençlik Gücü ve Dumlupınar takımlarının kurdukları takım kadrolarına baktığımda ligin asansör takımı olmak istemediklerini belli ettiler. İki kulübün harcadıkları maddi ve manevi emeklerin karşılığı şu an ligde bulundukları konumların üzerinde olması gerektiğini düşünüyorum. Karşılaşmaya gelecek olursak Koopbank Kıbrıs Kupası’nda karşılaşan iki ekip, 4 gün sonra tekrardan karşı karşıya geldi. Bugün Değirmenlik’in puan alması ile bugün oynanan karşılaşma daha da önemli hale geldi. Gençlik Gücü kazanarak rakibi ile puan farkını açmak, Dumlupınar ise yenip puansal anlamda rakibinin üzerine çıkmak istiyordu. Gençlik Gücü kritik bir galibiyet alarak ilerleyen haftalar adına ikili averajda da rakibinin üzerine geçti.

Ev sahibi Gençlik Gücü karşılaşmaya istekli başladı. Teknik Direktör Niyazi Göksun rakibini iyi analiz etmiş olacak ki ağır Dumlupınar defansının arasına süratli Debola’yı direkt forvet oynatarak başladı. Karşılaşma boyunca Debola orta alandan aldığı toplarla adeta yürüyerek adam geçerek Özcan Saygı’nın attığı 2 golde de arkadaşına ‘‘al da at’’ dedi. Özcan Saygı attığı 2 golde de olması gereken yerdeydi. Özcan, Debola’nın asistlerini gole çevirmesinin yanında Niyazi hocaya da adeta mesaj  vererek ara ara forma giydiği defansın solu yerine hücum da oynadığı zaman takıma ne kadar önemli katkı yapacağını göstermiştir. İleri 3’lüde Hakan Altın ağır kalarak Debola ve Özcan Saygı’ya ayak uyduramadı. Orta sahada Ali-Uğur ve Hascan 3’lüsü karşılaşmada çok koşup mücadele ettiler. 3 oyuncu da takımı atağa kaldıracak paslar vererek 90 dk boyunca Gençlik Gücünün sahada diri kalmasında sağladılar. Gençlik Gücü’nde karşılaşmanın görünmez kahraman kimdi diye sorarsanız Daniel Addo ismini söylerim. Defansta liderlik görevini üstlendi. Rakip forvetlere hemen hemen hiç hava topu vermedi ve pozisyonlara yerinde müdahaleler yaparak galibiyette önemli rol oynadı.

Dumlupınar futbolcuları bugün kaybederlerse ligde zor günler geçireceklerini farkında değiller gibi oynadılar. Karşılaşmaya tutuk başladılar.Teknik Direktör Mustafa Borataş’ın takımını bu önemli mücadeleye motive edemediğini düşünüyorum. Sahada Hüseyin Kayalılar ve Sherman haricinde bir şeyler yapmaya çalışan futbolcu yoktu. Defansta Ahmet Dölek ve Erdoğ Barkınay kötü günündeydiler. Hücuma çıkışlarda orta alanda basit pas hataları yaptılar. Karşılaşmada 100’de 100 gol pozisyonları yok. Atılan golde kullanılan korner atışı sonrası ceza alanı içerisinde yaşanan karamboldan geldi. Yabancı futbolcu Tunahan çok etkisizdi. Etkisiz olmasının en büyük sebebi futbolcuyu gole sokacak pasları alamaması olduğunu düşünüyorum. Belli ki Tunahan kaliteli isim ama bu tip futbolculardan fayda sağlamak isterseniz saha içerisinde onu beslemeniz gerekmektedir. Aksi taktirde bugün olduğu gibi takıma faydalı olamaz. Son olarak genç kaleci Yılmaz’ın yediği ilk golü gençliğine ve tecrübesizliğine veriyorum. Mağlubiyetten kendini sorumlu tutmasın. O golü yememiş olsaydı bence Dumlupınar yine kazanamazdı. A takım seviyesinde ligde henüz yeni yeni forma giyen genç arkadaşımız moralini bozmadan çalışmaya devam ederse ülkemiz iyi bir kaleci kazanabilir diye düşünüyorum.

Eğer Dumlupınar bir an önce toparlanmazsa ligde kötü günler kendilerini beklemektedir.