Cumhuriyetçi Türk Partisi Spor Komitesi, “Spor Dünyasında Kadın Olmak (Sorunlar ve Çözüm Önerileri)” paneli düzenledi. Prof. Dr. İlkay Yorgancı’nın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde Boks Federasyonu Başkanı Pembe Dereci, Engelliler Federasyonu Eski Başkanı Ruhsar Vudalı ve Doğan Türk Birliği Kadın Takımlar Sorumlusu Özlem Ratip konuşmacı olarak yer aldı. Panelde CTP Genel Başkanı Tufan Erhürmani CTP Milletvekili Sami Özuslu da konuşma yaptı. Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği Özcan Özcanhan Konferans Salonu’nda yapılan panel yaklaşık 3 saat sürdü. Panele ayrıca, “kadın ve spor” dendiğinde akla ilk gelen isim olan, eski sporcu, doktor ve bürokrat Ayten Berkalp de katıldı. Berkalp, paneli düzenleyen herkese teşekkür ederek geçmişte yaşanılan zorlukları anlattı ve yaşadıklarıyla ilgili bilgi verdi. Panele milli sporcu Buse Savaşkan da çevrimiçi bağlantıyla katılarak spor dünyasında kadın olmanın zorluklarını anlattı. Bilardoda birçok başarı yakalayan, Avrupa Şampiyonu Alara Ghaffarı de panele katıldı, yaşadığı zorlukları anlattı. Panele sivil toplum örgütlerinden temsilciler, bazı milletvekilleri, CTP MYK üyeleri ve CTP eski Başkanı, eski Başbakan Özkan Yorgancıoğlu da katılım gösterdi. CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman panel sonrası yaptığı konuşmada, “Spor kültürünü üretmemiz gerekir; bu kültür, eğitim politikamızın bir parçası olmalıdır. Bu kadar küçük bir toplum, tüm bu zorluklara rağmen bireysel başarı hikâyeleri yazabildiyse, bir toplumsal başarı hikâyesi yazmak da mucize olmayacaktır. Sıra, o toplumsal başarı hikâyesini yazmaktadır” dedi.
Erhürman: Ciddi ir spor politikasına ihtiyaç var
Panel sonrası konuşan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “Çok etkileyici konuşmalar yapıldı. Üzerine düşünmemiz gereken önemli noktalar dile getirildi. Sevgili Ayten Berkalp ışığıyla hepimizi aydınlattı” diye konuştu. Yaşanılan sorunların sadece spora özgü olmadığına işaret eden Erhürman, “Bu sorunlar sadece spora özgü değil. Sağlıkta da eğitimde de benzer sorunları yaşıyoruz ama sporda bunları bireysel düzeyde daha yakıcı hissediyoruz. Kıbrıs Türk halkı, özel başarı hikâyeleri yazmayı başarmış bir halktır. Bu kadar küçük bir nüfus, bu kadar sorunlu bir tarih ve statüye rağmen bu kadar çok başarılı sporcu ve sanatçı yetiştirdiyse, bu önemli bir oransal başarıdır” dedi. “Coğrafya kader değildir; onu nasıl yönettiğimiz önemlidir. “Bakış açısı” dediğimiz şey, aslında toplumsal kültürün bireye yansımasıdır. Hangi alanlarda sporcu yetiştireceğimize birlikte karar vermeliyiz” diyen Erhürman, ciddi bir spor politikasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Sporun, bir devlet politikası hâline gelmesi gerektiğinin altını çizen Erhürman, “Spor kültürünü üretmemiz gerekir; bu kültür, eğitim politikamızın bir parçası olmalıdır. Bu kadar küçük bir toplum, tüm bu zorluklara rağmen bireysel başarı hikâyeleri yazabildiyse, bir toplumsal başarı hikâyesi yazmak da mucize olmayacaktır. Sıra, o toplumsal başarı hikâyesini yazmaktadır” dedi.
Özuslu: "Spor eşittir sağlık" anlayışını toplumsal bir alışkanlığa dönüştürmek istiyoruz
Panelde açılış konuşmasını gerçekleştiren CTP Milletvekili Sami Özuslu, hem Kıbrıs Türk sporunun daha düzgün bir yapıya kavuşması, hem de altyapı, sporcu sağlığı ve yeteneklerin ortaya çıkarılması konularında nasıl bir sinerji yaratılabileceğini araştırdıklarını kaydetti. Bu doğrultuda spor komitesi olarak sivil toplum örgütleriyle temaslarına devam edeceklerinin altını çizen Özuslu, “Parti olarak sporda daha güzel şeyleri hep birlikte nasıl yapabileceğimizi konuşmak, herkesin görüş ve önerilerini dinlemek ve bunları açık yüreklilikle tartışmaya devam edeceğiz” dedi. Amaçlarının sporu ve sporcuyu daha ileriye taşımak, yaşanan tıkanıklıkların nasıl aşılabileceğini bulmak olduğunu vurgulayan Özuslu, “Sporun sağlıkla doğrudan ilişkisi olduğuna inanıyoruz. Eğer toplum olarak daha çok spor yaparsak, sağlık harcamaları da düşebilir. Bu nedenle "spor eşittir sağlık" anlayışını toplumsal bir alışkanlığa dönüştürmek istiyoruz” dedi. Sami Özuslu, “Futbol, basketbol ve voleybol gibi en yaygın kitle sporlarının yanı sıra bireysel sporlarda da çok başarılı sporcularımız var. Bu salonda Ayten Berkalp gibi bir değerimiz bulunuyor. Kıbrıs Türk sporunda kadın konulu bir panel düzenleyip de onun burada olmaması mümkün değildi. Bu etkinlik, Spor Komitemizin halka açık ilk organizasyonudur” dedi.
Akbil: Çözüm üretmek için adım atmak istedik
CTP Spor Komitesi’nden Hülya Akbil de yaptığı konuşmada, “Buraya gelerek heyecanımızı paylaşan herkese teşekkür ederim” dedi. Spor Komitesi olarak hedeflerle yola çıktıklarını ifade eden Akbil, “Spor dünyasında kadın olmanın getirdiği sorunları belirlemek ve çözüm üretmek amacıyla bir adım atmak istedik. Toplumsal cinsiyet farkındalığı ve rol model eksikliği gibi konular önemlidir. Zamanla, çağın da etkisiyle engelleri aşmak daha kolay hale geliyor” dedi.
Yorgancı: Kadın olmak zor; sporda kadın olmak ise daha da zor
Panelin Moderatörü Prof. Dr. İlkay Yorgancı da yaptığı konuşmada, böyle bir etkinliği düzenlediği için CTP Spor Komitesi’ne teşekkür etti. Yorgancı, “Yoğun bir hazırlık süreci geçirdik. Konumuz “spor ve kadın.” Hep birlikte sorular üzerinde düşündük. Çok sayıda sorun var. Kadın olmak zor; sporda kadın olmak ise daha da zor” diye konuştu.
Vudalı: Spor kulüpleri erkek egemen alanlar olarak görülüyor
KKTC Engelliler Spor Federasyonu Eski Başkanı Ruhsar Vudalı panelde, “Bizim gibi coğrafyalarda spor genellikle erkek alanı olarak kabul edildiğinden, kadınlar için “cam tavan” çok daha sert bir şekilde hissediliyor” diye konuştu. Spor yönetiminin ciddi emek isteyen bir alan olduğuna dikkat çeken Vudalı, “Bu da kadınların çalışmasını daha zor hale getiriyor. Ülkemizde kadın yönetici sayısı çok düşük. Spor kulübü ve federasyon başkanlıkları erkek egemen alanlar olarak görülüyor. Bu durum, sporda da toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin başarının önüne geçmesine neden oluyor” dedi.
Ratip: Spora erişim sıkıntısı var
DTB Kadın Takımlar Sorumlusu Özlem Ratip de yaptığı konuşmada, “Sporun yönetim kısmındayım, daha önce hiç sporcu olmadım” dedi. Ülkemizde sporu yapmanın da yaptırmanın da zor olduğuna dikkat çeken Ratip, “Kadınsanız daha da zor” ifadelerini kullandı. “Öncelikle ülke olarak sporu nereye konumlandırdığımıza bakmamız gerekiyor. Spor bireyler içindir. Yöneticiler açısından da pek çok zorluk yaşanıyor. Ailelerin ve toplumun ön yargıları var. Fırsat eşitsizliğine farklı açılardan yaklaşmak gerekir. Merkez dışında yaşayan çocukların spora erişiminde ciddi sıkıntılar var. Kız çocukları için bu erişim daha da zor” diyen Ratip, altyapı eksikliklerinden de bahsetti.
Dereci: Zihniyetimizi değiştirmemiz gerekiyor
Boks Federasyonu Başkanı Pembe Dereci konuşmasına, “Kaç kişi kızını boksa gönderiyor?” diye sorarak başladı. “Ön yargıları yıkmak öncelikle ailelerden başlar” diyen Dereci, ailelerin, sporu zihinsel olarak doğru bir yere oturtması gerektiğine işaret etti. Ailelerin yönlendirmesinin önemine dikkat çeken Dereci, “Ülkemizde futbol, basketbol, voleybol yaygın ancak boks hâlâ “tehlikeli” olarak algılanıyor. Üstelik bu algıyı kadınlar da sürdürüyor. Öncelikle kendi zihniyetimizi ve bakış açımızı değiştirmemiz gerekiyor” dedi.