Halit Dağ

7 yıldır boks sporu içerisinde yer alan Dereci, müsabakalara çıktı, hakemlik yaptı. Şimdi ise antrenörlük yapan Dereci, kadınların ilgi göstererek boks ile en azından kendilerini savunmayı öğrenmelerini tavsiye etti.

Kaç yıldır boks sporunun içindesiniz? Ve başlamanıza kim vesile oldu?

Hayatımda hep spor vardı ve sadece kadınlara ders veriyordum. Boşanma sonrası epey olaylı geçmişti. Sürekli sözlü ve fiziksel şiddet vardı. Bir trafik kazası sonucu omuzumu kırdım ve 4 ay kolumu, omuzumu hiç kullanmadım platinler yüzünden. Platinler alındıktan sonra fizik tedavi ve güçlenmesi gerekiyordu. Hem kolum güçlensin diye hem de kendimi korumayı öğrenmek için halen birlikte çalıştığım antrenörüm olan Ahmet Arca’yı tavsiye ettiler. Durumu anlattım ve derslere başladık. 6 ay sonra dersler yetmedi ve maça çıkmak istedim. Ahmet Arca ve bize sonradan katılan Muhhamet hoca beni maça hazırladılar. Ahmet Arca’nın ilk antrenörlük deneyimi olacaktı, benim ise ilk maç deneyimim. Biz bunu büyük bir başarı ile atlattık 60 kg kadınlarda KKTC birinciliği alarak. Ve 7 yıldır da bu sporun içindeyim. Büyük bir aşk ve tutku ile hiç sıkılmadan halen Ahmet Arca ya ait A Team Spor Akademisi’nde birlikteyiz. Bir antrenör, kardeş ve sağlam bir dostluğumuz var biz bir aile olduk.

Ülkemizde boks sporunun gidişatını nasıl yorumlarsınız?

Çok durağan bir durumdayız. A Team Spor Akademisinin A takımı dövüşçüleri hergün maç olacakmış gibi antrenman yapıyorlar fakat Boks Federasyonu’nda bütçe o kadar az ki maç düzenlenmesi çok zor oluyor. Bizde federasyon ile istişare yaparak geçen yıl kendi salonumuzun bütçesi ile İstanbul’a Serdar Avcı Kadıköy Boks Kulübü’ne dövüşçülerimizi götürdük. 9 sporcu, 3 antrenör olarak gidip orada da başarı ve tecrübe kazandık. Benim için ise ekstra bir gurur oldu. Adadan çıkan tek kadın antrenör olarak gittim. Bizim elimizde pırlanta gibi dövüşçülerimiz var. Hepsi yetenekli, hepsi dövüşmek istiyor. Diliyoruz ki bu pandemi geçtikten sonra daha fazla maçlar ya da kaynaklar bulup onları yurt dışına götürüp tecrübe kazanmalarını sağlayacağız.

Kadın olarak yaşanılan sıkıntılar nelerdir?

Kadın dövüşçü bulmak, samanlıkta iğne aramak gibi bir şey. Onun harici bu işi severek yapıyorsanız, bütün sıkıntılarını görmezden geliyorsunuz. Çok büyük sıkıntılar yaşamadım ben çünkü bu adanın en iyi antrenörüne sahiptim. Halen sahibim Ahmet Arca ve Muhammet Mitdiyev. Onlar iyi ki hayatımda varlar. Artık dövüşmüyorum. Hobiciler dediğimiz gruba eğitmenlik yapıyorum. Bu işi dövüşmek için değil de kendini savunmayı öğrenme ve spor olsun diye yapanlarla ilgileniyorum.

Kadınların spora eğilimi nedir? Ülkemizde artması için neler önerebilirsiniz? Sonuçta ilk bakıldığı zaman tehlikeli bir spor ve insanlar geri durabilir…

Kadınlar yeni yeni bu spora merak sarmaya başlıyorlar. Bu güzel bir şey. Hem kendini savunmayı öğreniyorsun hem de dayanıklılık ve güç seviyen yükseliyor. Boks antrenmanı cardio ağırlıklı olduğu için ter atmak, yağ yakımı, kilo vermek ve vücut şekillenmesi daha kolay oluyor. Görünüş olarak tehlikeli görünüyor ama inanın ki diğer sporlar daha fazla sakatlık içerebiliyor. Bu sporu yapmak isteyenler de dövüşmek zorunda değil. Hobi olarak yapıyorlar. Ben her zaman gelip bir deneyin diyorum. Çünkü denediğiniz zaman yapmak istiyorsunuz. Beyniniz kendi kendine reset atıyor gibi. Spordan sonra mutlu ayrılıyor insan. Hem yorgun hem mutlu en güzeli de bu. Şu anda zaman da çok farklı insanlar da gasp, yaralama saldırı artmış durumda ve kadınlara tavsiyem en azından kendilerini savunmayı öğrenmeleri. Kendilerini savunmayı öğrenirken daha güçlü ve daha dinamik bir vücuda sahip olacaklardır. Bu spordan korkmasınlar. Bu sporda sadece kalça, basen çalışmıyoruz tüm vücudumuzu çalıştırıyoruz. Bir kadın olarak hayatınızda bir kez olsun deneyin diyorum kadınlara asla pişman olmayacaksınız.